Evimizin önünde bir itfaiye aracı geçse, hemen pencereye koşar " acaba nerede yangın var" diye merakla bakarız. Kapımızın zili çalsa, " kim geldi acaba" diye merak ederiz. Özellikle gecenin bir vaktinde telefonumuz çalacak olsa, "hayırdır inşallah" diye heyecanlanırız. Yani insanda önüne geçilmez bir merak duygusu vardır.
Bir adam elini kaşının üstüne siper ederek havaya bakmaktadır. Onu gören birisi daha aynı istikamete bakmaya başlar. Onları gören başkaları da bakışlarını gökyüzüne çevirince, biraz sonra havaya bakan bir insan topluluğu ortaya çıkar. Herkes birbirine " ben bir şey göremedim, havada ne var acaba" demeye başlar. İlk bakan kişi de bu kadar insanın niye havaya baktığını merak ederek etrafındakilere aynı şeyi sorar.
Evet, insan merak eder. Bu merak duygusu ile çevresini inceler, araştırır, olayların ve davranışların neden ve sonuçlarını öğrenmeye çalışır. Böylece bilgi sahibi olur. Onun için " Merak ilmin hocasıdır" denilmiştir. Büyük buluşlar ve keşifler, meraklı mûcitlerin eserleridir.
