Kalademi.me, tüm sorularınıza hızlı ve doğru yanıtlar alabileceğiniz en iyi yer. Sorularınıza hızlı ve güvenilir çözümler bulmak için uzman topluluğumuzla bağlantı kurun. Sorularınıza hemen güvenilir yanıtlar bulmak için deneyimli uzman topluluğumuzdan faydalanın.

9. sınıf İngilizce 1 2 ve 3. ünite kelimeleri bulunanlar atabilir mi ??​

Sagot :

Cevap:

1.Ünite accountant: muhasebeci

actor: erkek oyuncu

actress: kadın oyuncu

architect: mimar

aunt: hala, teyze

brilliant: muhteşem

brother: erkek kardeş

builder:inşaatçı

carpenter:marangoz

city map: şehir haritası

colleague: iş arkadaşı

country: ülke

cousin: kuzen

cross the road: caddeden karşıya geçmek

crowded: kalabalık

dangerous: tehlikeli

daughter: kız evlat

delicious: lezzetli

diplomat: dış işleri görevlisi

disgusting: iğrenç

doctor: doktor

earn life: hayatını kazanmak

engineer: mühendis

fascinating: büyüleyici

fashion designer:moda tasarımcı

find a job: iş bulmak

florist:çiçekçi

footballer:futbolcu

future job: gelecekteki iş

get married: evlenmek

go abroad: yurt dışına gitmek

go along the street: cadde boyunca git

go back: geri dönmek

gorgeous: muhteşem, görkemli

grandfather: büyük baba

grandmother: büyük anne

have a great time: harika vakit geçirmek

hometown: memleket

husband: koca

impolite:kaba

instructor: eğitmen

introduce: tanıtmak

journalist:gazeteci

language: dil

laptop: dizüstü bilgisayar

lawyer:avukat, hukukçu

live: yaşamak

lucky: şanslı

married: evli

meet: tanışmak

mobile phone: cep telefonu

mother: anne

move: taşınmak

musician: müzisyen

nationality: millet

neighbour: komşu

officer: memur

parents: anne, baba / ebeveyn

part-time: yarı zamanlı

passport: pasaport

plumber:su tesisatçısı

policeman:polis

polite: kibar

relax: rahatlamak

retired:emekli

roommate: oda arkadaşı

safe: güvenli

scientist: bilim insanı

singer:şarkıcı

sister: kız kardeş

sister-in-law: görümce,elti,baldız

son: erkek evlat

sports person:sporcu

student ID card: öğrenci kimlik kartı

student: öğrenci

stunning: çekici

surgeon:cerrah

talented: yetenekli

taxi driver:taksi şoförü

teacher:öğretmen

tennis player:tenis oyuncusu

travel agent: seyahat acentesi

turn left: sola dön

turn right: sağa dön

ugly: çirkin

umbrella: şemsiye

uncle: amca, dayı

waitress: kadın garson

wallet: cüzdan

wife: eş, karı

work: çalışmak

workmate: iş arkadaşı

writer:yazar

COUNTRIES AND NATIONALITIES

Australia: Avustralya

Bulgaria: Bulgaristan

Canada: Kanada

China: Çin

Egypt: Mısır

France: Fransa

Germany: Almanya

Greece: Yunanistan

Italy: İtalya

Japan: Japonya

Portugal: Portekiz

Spain: İspanya

Sweden: İsveç

The UK: Birleşik krallık

Turkey: Türkiye

Australian: Avustralyalı

British: İngiliz

Bulgarian: Bulgar

Canadian: Kanadalı

Chinese: Çinli

Egyptian: Mısırlı

French: Fransız

German: Alman

Greek: Yunan

Italian: İtalyan

Japanese: Japon

Portuguese: Portekizli

Spanish: İspanyol

Swedish: İsveçli

Turkish: Türk

2.Ünite alarm clock: çalar saat

armchair: koltuk

at the end of: sonunda

baker’s: fırın

balcony: balkon

bank: banka

bath: banyo, küvet

bathroom: banyo

beautiful: güzel

bed: yatak

bedroom: yatak odası

bedside table: komodin

behind: arkasında

between: arasında

big: büyük

bookcase: kitaplık

bookshop: kitapçı

building: bina

bus station: otobüs durağı

butcher’s: kasap

cafe: kafe

calm: sakin

carpet: halı

cheap: ucuz

cinema: sinema

city centre: şehir merkezi

city hall: belediye binası

closet: tuvalet, elbise dolabı

clothes shop: giyim mağazası

coffee table: sehpa

cold: soğuk

cooker: fırın

countryside: kırsal yerler

crowded: kalabalık

cupboard: dolap

curtain: perde

cushion: yastık, minder

desk: çalışma masası

difficult: zor

dirty: kirli

dishwasher: bulaşık makinası

drawer: çekmece

easy: kolay

electronic store: elektronik mağazası

environment: çevre

expensive: pahalı

fabulous: olağanüstü

factory: fabrika

famous for: ile ünlü

fantastic: şahane

fire station: itfaiye merkezi

flower: çiçek

fridge: buz dolabı

friendly: arkadaş canlısı

garage: garaj

garden: bahçe

great: mükemmel

grocery store: bakkal

guest: konuk, misafir

gym: spor salonu

hairdresser’s: kuaför

homemade: ev yapımı

hospital: hastane

important: önemli

in front of: önünde

in: içinde

kitchen: mutfak

lake: göl

lamp: lamba

leisure centre: eğlence merkezi

library: kütüphane

light: hafif

live: yaşamak

living room: oturma odası

location: konum

messy: dağınık

mirror: ayna

modern: modern

mosque: camii

museum: müze

music shop: müzik mağazası

near: yakınında

neat: düzenli

neighbourhood: mahalle, civar

new: yeni

newsagent: gazete bayii

next to: bitişiğinde

noisy: gürültülü

old: eski

on the corner of: köşesinde

on: üstünde

opposite: karşısında

pharmacy: eczane

police station: polis merkezi

drama: drama

historical: tarihi

historical: tarihi film

horror: korku

love story: aşk filmi

musical: müzikal

romantic comedy: romantik komedi

science fiction: bilim kurgu

thriller: gerilim filmi

war: savaş filmi

western: kovboy filmi

NOUNS AND ACTIVITIES

a feel-good movie: iyi hissettiren film

accept: kabul etmek

actor: erkek oyuncu

actress: kadın oyuncu

advise: tavsiye etmek

ambition: istek

award: ödül

being in nature: tabiatta olmak

cast: rol vermek

celebrity: ünlü

character: karakter

collecting things: koleksiyon yapmak

cycling: bisiklete binme

dancing: dans etme

director: yönetmen

do pilates: pilates yapmak

doing origami: origami yapmak

doing sports: spor yapmak

doing yoga: yoga yapma

excuse: mazeret

film reviews: film incelemesi

going for a walk: yürüyüşe çıkmak

hiking: doğa yürüyüşü

knitting: örgü örmek

location: konum

marbling: ebru sanatı

novel: roman

opinion: fikir

playing chess: satranç oynama

playing golf: golf oynama

playing the guitar: gitar çalma

plot: filmin konusu

preference: tercih

reading a book: kitap okumak

refuse: reddetmek

rollerblading: patenle kayma

scenario: senaryo

scuba diving: tüple dalış

setting: filmin çekildiği yer

singing: şarkı söylemek

snowboarding: kar kayağı

stars: film oyuncuları

story of the movie: filmin hikayesi

story: hikaye

taking photos: foroğraf çekmek

ticket: bilet

waste time: zamanı boşa harcamak

watching films: film izlemek

watching TV: televizyon izlemek

writing poems: şiir yazma

VERBS

acting: oyunculuk

addict: bağımlısı olmak

doll: oyuncak bebek

dream: hayal etmek

give advice: tavsiye vermek

give up: yapmayı bırakmak

inspire: ilham vermek

invite: davet etmek

prefer: tercih etmek

quit: bırakmak

recommend: önermek

say opnion: fikrini söylemek

take up: yapmaya başlamak

train: alıştırma yapmak

waste time: boşa zaman harcamak

win: kazanmak

ADJECTIVES

alone: yalnız

amazing: harika

amusing: eğlenceli, zevkli

annoying: rahatsız edici

beautiful: güzel

boring: sıkıcı

breathtaking: nefes kesici

busy: meşgul, yoğun

challenging: zorlu, ilgi çekici

cheap: ucuz

conservative: tutucu

creative: yaratıcı

different: farklı

different: farklı

entertaining: eğlenceli

equal: eşit

excellent: mükemmel

exciting: heyecan verici

exhausting: yorucu

exotic: acayip

expensive: pahalı

extraordinary: olağandışı

fair: adil

fantastic: şahane

fascinating: büyüleyici

great: harika

hard: zor

important: önemli

interesting: ilgi çekici

lovely: sevimli

ordinary: sıradan

poor: fakir

powerful: güçlü

Açıklama: