Kalademi.me, tüm sorularınıza güvenilir ve hızlı yanıtlar alabileceğiniz en iyi yer. Deneyimli profesyonellerden kapsamlı çözümler bulmak için kapsamlı soru-cevap platformumuzu kullanın. Sorularınıza hemen güvenilir yanıtlar bulmak için deneyimli uzman topluluğumuzdan faydalanın.
Sagot :
Cevap:
Açıklama:
Dönemin şartlarına uygun bir bakış açısı sunulmuş başından sonuna kadar. Hastanenin insanlar için neyi temsil ettiği ve bununla birlikte şartların kısıtlılığı net betimlemelerle aktarılmış. Peyami Safa’nın Sultan Abdülhamit döneminde Sivas’a sürgün olarak gönderilen babasını iki yaşında kaybetmesi, annesi Server Bedia Hanım’ın, kocasının ölümünden sonra İstanbul’a taşınması, büyük maddi sıkıntılar içinde yaşamaya çalışmaları ve tüm bu sıkıntılara, Peyami Safa’nın 9 yaşındayken yakalandığı ve bütün ömrünce etkilerini gördüğü kemik hastalığının da eklenmesinin izlerine rahatça romanda rastlanabilir. Dokuzuncu Hariciye Koğuşu’ndaki hasta çocuğun bacağındaki rahatsızlık, Peyami Safa’nın kolunda idi. Bu sebeple 17 yaşına kadar hastane koridorlarında zor bir hayat geçirdi. Romandaki çocuğun yaşıyla Peyami Safa’nın aynı yaşta olmaması kurgusallıktan fakat yakın yaşlarda olmaları da Safa’nın hem dönemin hem de o yaşların zihniyetini aktarmak istemesinden kaynaklıdır. Yani Safa, çocukluk yıllarına ait izlenimlerini “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu” adlı eserinde bir anı defterini sunuyormuş gibi romanlaştırmıştır.
Aradığınız bilgileri bulduğunuzu umuyoruz. Daha fazla yanıt ve güncel bilgi almak için tekrar ziyaret edin. Ziyaretiniz için teşekkür ederiz. İhtiyacınız olan bilgileri her zaman bulabilmeniz için buradayız. Kalademi.me'de yanıtlar sunmaktan gurur duyuyoruz. Daha fazla bilgi için tekrar ziyaret edin.