Cevap:
Jack: Hi Sam. How are you doing?
Sam: Hi Jack. İm great. You?
Jack: İm Fine to. You know, I'm going to give my first concert on Sunday. It would be great if you were there too.
Sam: I would love to but I can't. I have a project to finish
Jack:I got it, no problem. When you're done, can you spare some time for me? I have something to give you
Sam:What will you give?
Jack:This is a secret. I'll show you when we meet.
Sam:Oh Sam, you have to let go of your stubbornness. Let's meet at the cafe next to the park at 14:00 on Tuesday, is it okay for you?
Jack:Okay then, see you on Tuesday. I'll bring you a gift from the concert
Sam:See you later Jack.
Jack:See you later Sam.
Açıklama:
Jack: Selam Sam. Nasılsın?
Sam: Selam Jack. İyiyim. Sen?
Jack: Ben de iyiyim. Biliyorsun, pazar günü ilk komserimi vericem. Sen de orada olsaydın harika olurdu.
Sam: Çok isterdim ama yapamam. Bitirmem gereken bir projem var.
Jack:Anladım, sorun yok. İşini bitirdiğinde, bana biraz zaman ayırabilirmisin? Sana vermem gereken birşey var.
Sam:Ne vereceksin?
Jack:Bu bir sır. Buluştuğumuzda sana göstereceğim.
Sam:Oh Sam, bu inatçılığını bırakmalısın. Salı günü saat 14:00'de parkın yanındaki kafede buluşalım senin için uygun mu?
Jack:Tamam o'zaman, Salı günü görüşürüz. Sana konserden bir hediyede getiricem.
Sam:Görüşürüz, Jack.
Jack:Görüşürüz, Sam.
Bunu yazmak için gerçekten vakit harcadım. Ünitenizde olmayan bir kelime kullanmışsam orayı düzeltirsin. İyi dersler.
