Kalademi.me, tüm sorularınıza aktif topluluğumuzun yardımıyla çözümler bulmayı kolaylaştırır. Profesyonellerle bağlantı kurarak sorularınıza hızlı ve etkili yanıtlar almak için platformumuzu kullanın. Adanmış uzman topluluğumuzdan sorularınıza ayrıntılı ve net yanıtlar alın.
Sagot :
Cevap:
SELAM ⚡✨
Yaban romanında olay nedir?
Türk edebiyatında aydın-halk arasındaki uçurumu açık bir şekilde ele alan Yakup Kadri Karaosmanoğlu romanı. Roman Kurtuluş Savaşı döneminde, Eskişehir'in sınırları içinde Porsuk Çayı'na yakın bir köyde yaşayan ahaliyle buraya sonradan gelmiş İstanbullu bir "yaban"ı anlatır.
Yaban Zamanı ve Mekanı;
Yaban, Milli Mücadele zamanlarını ele alır ver Sakarya Meydan Muharebesi ile son bulur.
Yaban, Porsuk Çayı yakınlarındaki bir köyde geçer. Köyün adı romanda belirtilmemiştir.
Yaban Özeti
Ahmet Celal, I. Dünya Savaşı’na bir Osmanlı subayı olarak katılmış ve savaşta sağ kolunu kaybetmiştir. Artık savaşamayacağı anlaşılan Ahmet Cemal, İstanbul’a geri gönderilir. Eri Mehmet Ali’nin de tavsiyesiyle İstanbul’daki tüm mal varlıklarını satar ve Mehmet Ali’nin Porsuk Çayı yakınlarındaki köyüne doğru yola koyulurlar.
Ahmet Cemal, Mehmet Ali’nin köyüne gelir ancak orada hiç hoş karşılanmaz. Hiçkimse Ahmet Cemal ile göz göze gelmek, muhattap olmak istemez. Hatta kendi aralarında ona Yaban adını takmışlardır. Ahmet Cemal’in hayatı, Mehmet Ali’nin annesinin evinin bir odasında geçer. Yemek vakti kapısına yemek bırakırlar. Bu zamanlarda Ahmet Cemal kendisini yanında getirdiği kitaplara verir. Okur, okur ve okur. Ancak bu yalnızlık nedeniyle öncesine göre çok daha içine kapanık bir hal aldığı söylenebilir.
Anadolu’nun Yunan işgaline açık olması ve Anadolu’da Atatürk önderliğinde toplanan Türk ordusu, köy halkının hiç umrunda değildir. Pek çoğu ‘inşallah bizi yine askere almazlar’ şeklinde düşünmektedir. Ahmet Cemal, Mehmet Ali’nin de cephedekinden tamamen farklı bir hale büründüğünü, düşünüş biçiminin gittikçe köylülere benzediğini fark eder.
Bir gün köye Şeyh Yusuf gelir. Tüm köylüler onun yüzünü görebilmek için sıraya girer, kendisine türlü hediyeler verirler. Bu durum, Ahmet Cemal’in dikkatini çeker. Ahmet Cemal gidip Şeyh Yusuf ile görüşür. Ahmet Cemal’in söylediklerine ve sorularına dayanamayan Şeyh, köylülerin tüm hediyelerini alıp köyden gider. Köy halkının Ahmet Cemal’e olan kini daha çok artmıştır. Kurtuluş yolu plarak gördükleri Şeyh, onun yüzünden köylerinden ayrılmıştır.
Mehmet Ali’nin korktuğu başına gelir, Ankara’daki Türk ordusu tarafından askere alınacaktır. İstemeye isteme gitmek zorunda kalmıştır. Mehmet Ali gittikten sonra Ahmet Cemal, onların evinden ayrılması gerektiğini düşünmüş ve köyün biraz dışında tamire muhtaç bir evi tamir ettirip yerleşmiştir.
Aslında Ahmet Cemal’in o evden çıkışının tek nedeni Mehmet Ali’nin gitmesi değildir. Ahmet Cemal, arada nehre doğru yürürken güzel bir kız görür, bu kızın adı Emine’dir. Ahmet Cemal, ondan hoşlanır ve kendisine bu durumu söylemek ister. Ancak bir sorun vardır, Mehmet Ali’nin kardeşi İsmail de Emine’yi sevmektedir. Hatta İsmail’in annesi ve Emine’nin halası görüşmüş, bu işe onay vermişlerdir. Ahmet Cemal’in elinden yalnızca üzülmek gelir ve bu nedenle evden ayrılır.
Bir gün köye Yunan askerleri gelir. Köylülerden daha sonra karşılığı ödenmek üzere gıda ve ihtiyaç duydukları diğer malzemeleri talep ederler. Köylüler de Salih Ağa ve köy imamının etkisiyle ambarlarındaki tüm tahılları, kümeslerindeki yumurtaları verirler. Ayrıca Yunan Askerleri Ahmet Cemal’in evini didik ararlar ve kendisinin bir subay olduğunu anlarlar. Bu durum, Ahmet Cemal’in Yunanlıların göz hapsinde kalmasına neden olacaktır. Yunanlılar kendisinden haber almak için kapıya asker dikerler.
Eninde sonunda Yunanlılar köylülerden ayrılırlar. Ayrılırken de köylülerden yol tarifi isterler. Salih Ağa ve köyün imamı, birkaç kuruş kapabilmek için hemen atılırlar ve Yunanlılara kılavuzluk yaparlar.
Aradan zaman geçer, Yunan birlikleri yine gözükür. Ancak bu kez düzgün bir ordudan çok başıbozuklara benzemektedirler. Üstleri başlarından savaşta bozguna uğradıkları bellidir. Artık son pisliklerini yapmaktadırlar. Köyü ateşe verirler. Köy ahalisini köy meydanında toplarlar. Köylüler artık her şeylerini kaybetmişlerdir. Yunanlılar beğendikleri kızları meydandan seçip götürmektedirler.
Tüm bu kargaşanın içinde, Emine ve Ahmet Cemal göz göze gelirler. Konuşma fırsatı bulamazlar, uzaktan beri yalnızca gözleriyle iletişim kurarlar. Ancak ikisi de birbirini çok güzel anlar. Ahmet Cemal bir fırsatını bulup gizlice Emine’nin yanına gelir. Ardından Emineyle birlikte koşmaya başlarlar. Amaçları köyün biraz dışındaki mezarlıklara gidip kurtulmaktır. Ancak koşarlarken Yunanlılar da arkalarından ateş ederler. İkisi de vurulur. Yine de mezarlığa yaklaşmayı başarırlar. Geceyi mezarlıkta geçirip sabha yola koymayı planlarlar. Ancak Emine’nin yarası çok derindir, daha fazla ilerleyemez. Bunun üstüne Ahmet Cemal tek başına devam etmek zorunda kalır. Köydeki hayatını anlatan anılarını içeren defterini ise Emine’nin eline verir. Ahmet Cemal ise yeni bilinmezliklere doğru adım atar.
Açıklama:
#BAŞARILAR(。◕‿◕。)
Cevap:
Yaban bir metin değil Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun yazdığı 198 sayfalık bir kitaptır. Ben aşırı derecede beğendim. Kitap 1. Dünya Savası'ndan Sakarya meydan muharebesine kadar olan olguları hikaye biçiminde anlatıyor
Ziyaretiniz için teşekkür ederiz. Amacımız, tüm bilgi ihtiyaçlarınız için en doğru yanıtları sunmaktır. Yakında tekrar görüşmek üzere. Platformumuzu kullandığınız için teşekkür ederiz. Amacımız, tüm sorularınıza en doğru ve güncel yanıtları vermektir. Tekrar bekleriz. Kalademi.me'de sorularınıza yanıt vermekten mutluluk duyuyoruz. Daha fazla bilgi için tekrar ziyaret etmeyi unutmayın.