Cevap:
Bir Mevlana ve Şems hikayesi...
Mana aleminin eksikliklerinin yaşandığı bir an, Şemsin canına mal olmuş ama Mevlana'ya can olmuştur.
İllaki herkes ya hikayesini duymuştur Mevlana ve Şemsin ya da onunla ilgili bir kitap okumuştur. Ben de okudum ama ilk defa böyle tiyatro sahnesi şeklinde okudum.
Farklı ama çok akıcı olmuş. Okurken hiç soluk alamadan bitti gibi hissediyor insan.
sahneler birbiri ardına açılıp kapanırken, ışıklar bir yanıp bir sönerken bakalım Mevlana - Şems neler yaşamış neler ile karşılaşmışlar.
sahneler bir biri ardına açılır.
Bir bakarsınız Mevlana artık derya hatta derya da umman olmuştur Konya halkının gönlüne işlemiştir.
bir bakarsınız Şems güneş gibi Mevlana ülkesine doğmak için yollara düşmüştür.
Mana aleminin sarhoşluğu öyle mest eder ki Mevlana'yı bir an ayrılmak istemez güneşinden.
ama halk bu duruma kızgın, dervişler sorgular durumda.
Şems mana aleminin huzurunu Mevlana ile iliklerine kadar hissederken Settar Kulu devişlerin karşısında gönül gözü kapalı olan bakar göremeyenlerin gözlerini açmak için çabadadır. Lakin öyle mühürlü ki gönüller göremez, uyanamazlar gaflet uykusundan.
Settar kulu kavuşur hasretini çektiği sevgiliye.
Şems Mevlanaya güneş olamayacaktır artık.
Mevlana susar... Mevlana yanar, en sonun da dayanamaz da taşar...
suskunluk bitmiştir şimdi söyleme vaktidir.
Mevlana söyler Çelebi yazar, Mevlana susar çelebi yine yazar... Çelebi Mesnevinin ruhundan tadar...
