Answered

Kalademi.me, aktif bir topluluğun yardımıyla sorularınıza yanıt bulmayı kolaylaştırır. Sorularınızı sorun ve farklı alanlardaki profesyonellerden ayrıntılı yanıtlar alın. Farklı disiplinlerdeki uzmanlardan kesin yanıtlar almak için kapsamlı soru-cevap platformumuzu kullanın.

kitap özet acil 100 puan​

Sagot :

Açıklama:

Kazancı Yokuşu Özet

Eser, Kazancı Yokuşu’ndaki gündelik hayatı anlatır. Komisyoncu Nurettin, kiralara ek para alıyordur. Melek abla, hayat kadını aynı zamanda genel ev işleten bir kadındır. Sırnaşık ve yüzsüzdür. Apartmanın çoğu katını bu iş için kiralamıştır. Hem kira hem de komisyon ödemekten şikayetçidir. Komisyoncu Nurettin’in dükkanına girer ve olay çıkararak kirasını öder. Albayım Necdet, Melek abladan nefret eder. Onu gördüğünde yolunu değiştirir, ondan adeta iğrenir. Necdet Bey, disiplinli ve düzeni seven bir adamdır. Ona “albay” denmesi onun mesleği ile alakası yoktur. Mahalle halkını yönlendirdiği için herkes ona “albay” demiştir. Necdet Bey, eve gelir. Bakkal Yusuf’dan dört sipahi ister. Pencereden sepeti sallandırır. Bakkalın gecikmesinden korkar. Melek abla ile camları yakındır. Melek abla ile muhatap olmaktan korkar. Bakkal Yusuf, Necdet Bey’in istediklerini sepete koyar, Necdet Bey rahat bir nefes alır. Ercüment, arada bir arkadaşları Müfit ve Yavuz’un yanına gelmektedir. Mahalleye gelir gelmez bakkala uğrar. Bakkal ile sohbet ettikten sonra arkadaşı Muhit’ten dem vurur. Bakkal Yusuf da Muhit’in borcu olduğunu hâlâ ödemediğini söyler. Ercüment bu duruma üzülür. Yük olduğunu hisseder. Bakkalın borcunu kapatır. Kasaptan pirzola alır. Münir Özkul ile karşılaşır. Onunla ayaküstü sohbet eder. Arkadaşlarının sevineceğini düşünerek yanlarına gider. Muhit ve Yavuz’un umursamaz tavırlarıyla karşılaşır. Yavuz, karşı dairedeki reklamda oynayan çocuğu dikizlemektedir. Her gün başka bir kadın evine giriyor diyerek kıskançlığını açıkça belirtmektedir. Ercüment, mutfağa geçip yiyecek bir şeyler hazırlamaya koyulur. Üç arkadaş yemeklerini yiyip bir taraftan da Melek abla hakkında konuşurlar. Ercüment üst kattaki Melek abla ile samimiyet kurmaya çalışır ama başaramaz. Müfit ve Yavuz Ercüment’i evlerinde istemezler ama bunu ona açıkça söyleyemezler. Kazancı Yokuşu’nda gaz sıkıntısı vardır. Kazancı Yokuşu, hep birlikte kenetlenerek nereye gaz gelmişse oraya gidip gaz almaya giderler. Bu kalabalık, örgüt kurmaktan suçlanır ve bir kısmı hapse atılır. Toplu bir şekilde gaz almaya giderken örgüt kurmak ile suçlanmışlardır. Albayım Necdet, hücrede tek başına kalmaktadır. Kendisini savunması için avukatı bile reddetmiştir. Kendi savunmasını kendisinin yapacağına inanmaktadır. Gurup üyelerinden oluşan boşluğu Ercüment doldurmaya çalışsa da mahalleli arasına giremez. Melek abla, gözaltına alındıktan bir hafta sonra serbest bırakılır. Melek ablanın dostu Saim’i polisler köşe bucak aramaktadırlar. Melek ablanın evine kadar ararlar fakat ona dair bir iz bulamazlar. Saim, Melek abla yardımıyla Albayım Necdet’in evinde kalmaktadır. Melek abla, her sabah ona sigara, peynir, ekmek götürmektedir. Ercüment, Melek abla ile vakit geçirmek için peşine düşse de bu ayrıntı gözünden kaçar. Ali İhsan Kartal adında kapıcıyı Vali çağırır. Ona basın karşısında teşekkür eder. Buradaki olay önceki olaylarla bağlantısız olduğu için Ali İhsan’ın neye şahit olup neyi itiraf ettiğini bilemiyoruz. Olaylar Bekir ile devam eder. Bekir, eşi Nur ile kavga eder. Sebep yine gaz sorunudur. Kaç defa yaptırmalarına rağmen şofbenleri bozulmuştur. Aslında şofben bozuk değildir. Gaz fazla gelmediği için suyu ısıtamıyordur. Nur, Bekir’i tehdit eder. Ya şofben yapılacak ya da annesinin evine gidecektir. Bekir aldırmaz ve Kazancı Yokuşu üyelerinin duruşmaları vardır. Duruşmayı izlemeye gider. Mesleği gazeteci olan Bekir yazdığı yazı yüzünden işinden kovulur. Albayım Necdet kendi savunmasını kendisi yapar. Duruşma uzun sürer ve ara verilir. Duruşmanın ardından Bekir eve gelir. Eşi Nur’u göremez. Nur’un annesini arar. Annesi de Nur’un kendisine gelmediğini söyler. Bekir, telefonu kapatır ve ardından Nur’un arkadaşı Gönül’ü arar. Nur’un izine bir türlü rastlayamaz. Albayım Necdet ve arkadaşları İşçi bayramı kutlanırken arbede olur ve birçok insan yaralanır. Albayım Necdet bu kardaşada Melek ablaya yardım eder. Müfit ve Yavuz ölür. Ölenlerin kirasını Komisyoncu Nurettin karşılar.

iyi çalışmalar en iyi seçer misin

Açıklama:

ALİCE HARİKALAR ÜLKESİNDE - LEWİS CARROL

Alice, sıkıntılı bir şekilde kitap okumaktadır. Aniden yanından geçen beyaz bir tavşan görür. Tavşan, partiye gitmek için giyinmiş bir hâlde, sürekli saatine bakmaktadır. Alice tavşanı merak eder ve onu takip etmeye başlar. Bu takip etme sırasında Alice bir çukura düşer. Alice, burada yine tavşanla karşılaşır. Tavşan, ona soru sorma fırsatı vermez, pek çok kapıdan geçirir ve onu bir salonda yalnız başına bırakır. Alice, etrafına bakar. Masa üzerinde bir anahtar görür. Fakat kapılar çok küçüktür. Alice sığamaz. Masanın üzerinde 'Beni iç!' yazan bir şişedeki tüm içeceği içer. Bu sefer de küçülür. Fakat anahtar masanın üzerinde kalmıştır. Alice'in anahtarı almaya boyu yetişmez. Masanın altında da 'beni ye!' yazan bir kurabiye vardır. Onu yiyince kocaman bir dev hâline gelir.

Alice, tekrar tavşanı görür. Tavşan onu hizmetçi zanneder. Ondan eldivenlerini getirmesini ister. Alice, B. Tavşan yazılı eve gider. Burada eldivenleri bulur. Fakat Alice orada bir içecek görür ve dayanamayıp içince boyu çok fazla uzar. Hatta bedeni evden dışarı çıkar.

Alice, bu hâlde iken kendisine pasta hâlinde çakıl taşlarının fırlatıldığını fark eder. Onlardan yiyince tekrar küçülür. Bu olaylardan iyice sıkılan Alice, evden kaçar. Ormanda kendini dev bir mantarın yanında buluverir. Mantarın üzerinde bir kırkayak nargile içmektedir. Alice, mantarın bir kısmından yiyince küçülür, bir başka kısmından yiyince de büyür. Sonunda normal boyuna ulaşır. Ormanda yürürken yolu Düşes'in evine çıkar. Balığa benzeyen bir hizmetçinin kurbağaya benzeyen başka bir hizmetçiye kraliçe ile kroket oynaması için düşese bir davetiye verdiğine şahit olur. Bu evde bir de kedi vardır.

Alice, dayanamaz ve içeri girer. Düşes elindeki ağlayan çocuğunu Alice'e verir ve kaybolur. Çocuk önce ağlarken sonra homurdanmaya başlar. Alice elindeki çocuğun bir domuz olduğunu görür ve elinden fırlatır. Domuz kaçar. Kedi gülmektedir. Ona çılgın şapkacının partisine gitmesini söyler ve yavaş yavaş kaybolur.

Alice partiye gider, oradaki herkes ona çok kaba davranır. O da oradan ayrılır. Bir bahçeye yolu düşer. Bahçıvanlar bahçeye kraliçeyi memnun etmek için konuşan çiçek ekmektedirler. Bu arada resmigeçit olur, askerlerin hepsi iskambil kağıdındandır.

Resmi geçitten sonra kroket oyunu başlar. Sopa olarak canlı flamingo, top olarak da kirpi kullanılmaktadır. Kraliçe Alice'e de oynamasını emreder. Fakat oyunu oynamak mümkün değildir. Ayrıca kraliçe oyununu beğenmediği kişilerin de kafasını kestirmektedir. Alice çaresizlik içindedir. Düşes gelir ve onu deniz kenarına götürür. Burada Alice sahte kaplumbağa ve Grayphon adındaki yaratıklarla karşılaşır. Bunlar onun şerefine bir parti düzenlerler ve dans ederler.

Bu arada bir mahkeme vardır. Mahkemede jüri üyeleri bir fare, bir dağ gelinciği, bir kurbağa, bir kirpi ve diğer hayvanlardan oluşur. Bir kupa bacağı kraliçenin tatlısını çaldığından dolayı idam edilecektir. Kraliçe jüri üyeleri hiç görüşmeden idamın gerçekleşmesini ister. Alice de şahit olarak dinlenir. Alice bu mahkemenin sahte olduğunu haykırır. Kraliçe Alice'in başının kesilmesini ister. Alice bu arada yeniden büyümeye başlar ve hiçbirinden korkmadığını haykırır. Hepsinin sadece bir iskambil kâğıdı olduğunu söyler. Bunun üzerine iskambil kâğıtları üzerine gelmeye başlar ve Alice dehşet içinde uyanır. Bu kâğıtlar sadece üzerine düşen ağaç yapraklarıdır. Meğer Alice rüyasında harikalar diyarında gezmiştir