Cevap:
Bu sabah çok hasta olarak kalktım. Pencere açık yatmışım. Okula gitmeye mecalim yoktu. Yine de kalkıp hazırlandım. Okula gitmeliydim. Derslerden geri kalmamam gerekiyordu. Bu gün sevdiğim dersler var. Kendimi ikna etmiştim. Evden çıktım. Okul yolunu tuttum.
Kısa süre sonra okula vardım. Sınıfa girdim. Doğrudan yerime geçtim. Oturdum ve beklemeye başladım. Gözlerim kapanıyordu. Başımı sıraya koydum, içim geçmiş, uyumuşum. Biraz sonra öğretmen geldi. Gözlerimi açtım. En sevdiğim öğretmenim Sevgi Hoca’yı gördüm. Tebessüm ediyordu.
Nasıl olduğumu sordu. Ben de dudaklarımı büzdüm. Hasta olduğumu hemen anladı. Bana bir bardak ılık su getirdi. İçine limon sıkmıştı. Bütün bunları iki dakika içinde nasıl yapmıştı, hayret ettim. Tekrar yanıma gelerek bana ikram etti. Geri çeviremezdim.
Suyu içtim ve biraz açıldım. O gün benimle ilgilendi. Beni alıp doktora götürdü. Gerçekten çok merhametli biriydi. Benim olan sevgimi bildiğinden bana yardım etmek istemesi de ayrı bir incelikti. Doktor bir reçete yazdı. İlaçlarımı aldık. Hemen bir kısmını içtim.
Beni eve kadar bıraktı. Anneme izinli olduğumu söyledi. Annem de benim gitmek istediğimi ve bir türlü engel olamadığını anlattı. Sevgi Hoca, sevgi dolu güldü, sarılamadım ama teşekkür ettim. Okula gittim, en sevdiğim öğretmenimle bir gün geçirdim, hastalık umrumda değildi.
