Answered

Kalademi.me, uzman topluluğunun yardımıyla sorularınıza yanıt bulmanıza yardımcı olur. Soru-cevap platformumuzda hızlı ve güvenilir çözümler bulmak için uzmanlardan faydalanın. Sorularınıza hızlı ve güvenilir çözümler bulmak için deneyimli uzman topluluğumuzdan faydalanın.

₩₩SELAMM₩₩

°Refik Halid Karay hayatı

°Refik Hâlid Karay kitabının ÇETE ÖZETİ

°ÇETE ANAFİKİR+KAHRAMANLAR...

LÜTFEN UZUN OLSUN SLAYT OLCAK..........

BOŞLAR BİLDİRİLİR....KESİN

BİRDE BU KİTABI OKUYANLAR CVP VERSİN..OPTİ CEVAPLARSA İYİ OLUR...

SPAM/KÜFÜR OLMASINN




Sagot :

Cevap:

Bolu Mudurnu'dan İstanbul'a göçen Karakayış ailesinden Maliye Başveznedarı Mehmed Halid Bey'in oğlu olarak 15 Mart 1888’de İstanbul’da doğdu. Galatasaray Sultanisi'nde ve Hukuk Mektebi'nde okudu. Maliye Nezareti'nde (Hazine ve Maliye Bakanlığı) memur olarak çalıştı.

II. Meşrutiyet'in ilanından sonra gazetecilik ile uğraşmaya başladı. 1909 yılında girdiği Tercüman-ı Hakikat gazetesinde mütercimlik ve muhabirlik yaptı.

Fecriâtî topluluğuna katıldı ve "Kirpi" imzasıyla mizah dergisi Kalem'e yazılar yazmaya başladı.[3]

Yazıları yüzünden 1913'te önce Sinop'a sürüldü. Daha sonra Çorum, Ankara, ve Bilecik'e gönderildi. İstanbul'a dönünce bir süre Robert Kolej'de Türkçe öğretmenliği yaptı. Posta-Telgraf Umum Müdürlüğü'ne atandı. Bu sırada Hürriyet ve İtilaf Fırkası'na üye oldu, Aydede adlı siyasi mizah dergisini çıkarmaya başladı.

İstiklal Savaşı aleyhine yazdığı yazılardan ötürü vatan hainliğiyle suçlandı, Yüzellilikler listesine alındı. Uzun süre yurt dışında, Beyrut ve Halep'te sürgün yaşadı. Mustafa Kemal Atatürk'e yazdığı şiir ve mektuplarla, Yüzellilikler listesindekilerin affedilmesinde önemli rol oynadı. 16 senelik sürgün hayatının ardından 1938 yılının Temmuz ayında yurda döndü. 1948 yılında, Aydede dergisini tekrar yayımlamaya başladı.

Refik Halit Karay'ın mezarı

18 Temmuz 1965’te İstanbul’da vefat eden Karay, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

Türk Edebiyatındaki Yeri

Refik Halid, Türk edebiyatında ilk defa Anadolu'yu tanıtan eserleri ile ismini duyurmuş, yergi ve mizah türündeki yazıları ile de üne kavuşmuştur. Gözleme dayanan eserlerinde, tasvirler, portreler ve benzetmeler kullanarak sade, akıcı dili ve güçlü tekniği ile 20. yüzyıl romancıları arasında seçkin bir yere sahip olmuştur. İstanbul'u bütün renk ve çizgileriyle yansıtarak Türkçeyi ustalıkla kullanan Refik Halid, Türk edebiyatına birçok eser kazandırmıştır.

Seyit Kemal Karaalioğlu onu şöyle tarif eder: Refik Halit Karay; «Yeni Lisan» akımının tutunmasında önemli payı bulu­nan, konuşma dilini yazılarında büyük bir ustalıkla uygulayan bir yazardır. Hikâyelerile romanlarında renkli bir görgü ve gözlem zenginliği göze çarpar. Ro­manlarında, çoğunlukla aile üstünde durur. Hiçbir belli teze bağlanmaksızın, sağlam bir teknikle, başarılı çevre tasvirleri içerisinde nefis bir üslupla olayları anlatır. Ağır fikre, derin çözümlemelere, tezli saplantılara girmeden, «ak rea­lizm» diyebileceğimiz bir görüşle yazardır.[4]

Eserleri

Roman

İstanbul'un Bir Yüzü (1920)

Ay Peşinde (1922)

Yezidin Kızı (1939)

Çete (1940)

Sürgün (1941)

Anahtar (1949)

Bu Bizim Hayatımız (1950)

Nilgün (1950-1952)

Yeraltında Dünya Var (1953)

Dişi Örümcek (1953)

Bugünün Saraylısı (1954)

İki Bin Yılın Sevgilisi (1954)

İki Cisimli Kadın (1955)

Kadınlar Tekkesi (1956)

Karlı Dağdaki Ateş (1956)

Dört Yapraklı Yonca (1957)

Sonuncu Kadeh (1965)

Yerini Seven Fidan (1977)

Ekmek Elden Su Gölden (1980)

Ayın On Dördü (1980)

Yüzen Bahçe (1981)

Oyunlar

Kanije Müdafaası (1909)

Hikâye

Memleket Hikâyeleri (1919)

Gurbet Hikâyeleri (1940)

Mizah

Sakın Aldanma, İnanma, Kanma

Kirpinin Dedikleri

Ago Paşa'nın Hatırı

Ay Peşinde

Tanıdıklarım

Guguklu Saat

Deli (1939)

Günlük

Bir İçim Su

Bir Avuç Saçma

İlk Adım

Üç Nesil Üç Hayat

Makyajlı Kadın

Tanrı'ya Şikâyet

Anı

Minelbab İlelmihrab

Bir Ömür Boyunca (1990, 1996, 2011)

Açıklama: