Kalademi.me to najlepsze rozwiązanie dla tych, którzy szukają szybkich i dokładnych odpowiedzi na swoje pytania. Farklı alanlardaki profesyonellerin geniş bilgi birikimini keşfetmek için kapsamlı soru-cevap platformumuzu kullanın. Farklı alanlardaki profesyonellerden kapsamlı çözümler bulmak için platformumuzu kullanın.

Gönül zenginliği nedir
İş bölümü nedir
2 cümle giriş paragrafı ​


Sagot :

Cevap:

EN İYİ SECERSEN SEVİNİRİM ☺️ İY DERSLER

View image furatyadigar352
View image furatyadigar352

Cevap:

Eldeki mal ile gururlanmak doğru değildir. Mal er geç bir gün yok olacak, fakat hesabı kalacaktır.

Atalarımız demiş ki:

Mala, mülke olma mağrur, deme var mı ben gibi

Bir muhalif rüzgar eser, savurur harman gibi !”

“Çok eski zamanlarda, bir Hükümdar varmış, zenginliği tüm dünyaca bilinirmiş. Hükümdar her gittiği yere, hazinesinin bir bölümünü götürür ve bunları sergilemekten büyük onur duyarmış. Hükümdarın yaşamda en çok güvendiği, tek akıl hocası bir Bilge kişiymiş.

Günlerden bir gün bu Bilge kişiyle otururken Hükümdar şöyle bir soru sormuş: “Sen ki göğün gizemine ermiş, bilime yön vermiş bir adamsın. İnsanlar, ister hükümdar denli güçlü, ister savaşçılar denli onurlu olsun, ayağına kapanır ağzından çıkacak bir sözü beklerler. Şimdi senin gibi Bilge bir adamın fikrini merak etmekteyim, benim hükümdarlığım ve servetim hakkında ne düşünüyorsun?” Bilge bu soru karşısında, Hükümdar’ın gözlerine bakarak şu sözleri söylemiş: “Diyelim ki hükümdarım, kızgın ve uçsuz bir çöldesiniz. Ölmemek için, size uzatacağım bir bardak suya servetinizin yarısını verir miydiniz? “Verirdim tabii.” “Zaman geçti diyelim, susuzluğunuz arttı, size uzatacağım bir sonraki bardağa servetinizin öteki yarısını da verir miydiniz?” Hükümdar biraz düşünür ve ardından “Ölmemek için evet” der. Bunun üzerine Bilge kişi gülerek şu sözleri söylemiş: “Madem öyle, o zaman övünmeyin fazlaca. Çünkü haşmetlim sizin servetiniz yalnızca iki bardak sudur.”

Gerçek zenginlik, sanıldığı gibi mal, mülk ve paradan ibaret değildir. Gerçek zenginlik gönül zenginliğidir. Gönlümüz huzur içerisinde ise, başımızı yastığa koyduğumuzda, huzurla uyuyabiliyorsak, bizden zengini yoktur. Gerçek zenginlik cüzdan zenginliği değil gönül zenginliğidir.

Toplum olarak her geçen gün gelir seviyemiz daha da artıyor. Yaşam standardımız gün geçtikçe daha çok yükseliyor. Bunun sonucu olarak harcamalarımız ve tüketimimiz artıyor, daha lüks yaşama eğilimlerimiz yaygınlaşıyor. Lüks arabalar, lüks evler, ev eşyaları başımızı döndürüyor. Alışveriş merkezlerine, caddelere, son yıllarda yapılan evlere, insanların kıyafetlerine biraz dikkatli bakmak yeterli. Bütün bunlar, hızla zenginleştiğimizi çok net gösteriyor.

Buna karşılık her geçen gün manevi açıdan fakirleşen bir toplum oluyoruz. Maneviyatımız fakirleşiyor, gönüllerimiz fakirleşiyor, hassasiyetlerimiz fakirleşiyor. Daha çok kazanma, daha çok tüketme hırsımız, daha lüks yaşama arzumuz arttıkça, gönüllü ve karşılıksız iş yapma duygularımız köreliyor, samimiyetimiz neredeyse sıfırlanıyor.

Gönül zenginliği kadar büyük bir zenginlik düşünülemez. Bir insanın gönlü zengin değilse didinir, çırpınır, yüz işe birden el atar, uyku uyuyamaz, eşine, çocuklarına, akrabalarına sosyal hayatına zaman ayıramaz doğru dürüst karnını doyuramaz, Çilelerle, sıkıntılarla, streslerle dolu bir hayat. Belki çoklarının sahip olmadığı şeylere sahip olur, ama gönlü tedirgin olur.

Bu mudur zenginlik? Zengin olacak kadar parayı kazanmak belki zor olabilir ama nezaket, görgü, bilgi ve birikim kazanılması o kadar zor ve sermayesi olmayan şeylerdir.

TÜRK-İSLAM ALEMİNİN RAMAZAN-I ŞERİFİ MÜBAREK OLSUN…

Açıklama: