Kalademi.me'da sorularınıza cevaplar bulun, tüm ihtiyaçlarınız için en güvenilir ve etkili Q&A platformu. Farklı alanlardaki uzmanlardan kesin yanıtlar almak için kapsamlı soru-cevap platformumuzu kullanın. Adanmış uzman topluluğumuzdan sorularınıza ayrıntılı ve net yanıtlar alın.
Sagot :
Hepimiz genlerimizin ürünüyüzdür. Genlerimizdeki kimyasal kodlar bizim ve vücudumuzun nasıl olacağına karar verirler. Bununla birlikte genlerimizin de kölesi değilizdir, ayrıca çevresel faktörler de nasıl biri olduğumuzla ilgili önemli bir rol oynarlar. Peki, örneğin şiddet suçuna yatkınlık gibi bazı davranışlarımızdan dolayı doğuştan gelen bu kimyasal kodlarımızı suçlayabilir miyiz? Bilim insanları bu konuyu uzunca bir zamandır araştırıyorlardı, buna rağmen araştırmanın bir kısmı, yaşam deneyimlerini yani diğer bir deyişle çevresel faktörleri göz ardı ettiğinden, eksik kalıyordu. Fakat suçlular üzerinde yapılan yeni klinik araştırmalarda, şiddet suçuna karışmayla ilgili bazı önemli genetik ipuçlarını açığa çıkarıldı. Yaklaşık 1000 suçlunun DNA profilleri üzerinde yapılan araştırmalardan sonra şiddet suçuna karışmayla alakalı iki gen açığa çıkarıldı. Fakat tabii ki bu iki gen kombinasyonuna sahip insanların hepsi suça karışmıyor, ayrıca çevresel etkenler gibi diğer parametreler de suça karışmada önemli bir rol oynuyor. Nature dergisinde yayınlanan bir makalede de açıklandığı üzere(makalenin orijinal linki referanslar kısmındadır), çevresel faktörler de dahil edilerek 900 suçlu üzerinde yapılan araştırmada şiddet suçu işleyen insanlarda aynı iki gen kombinasyonunun olduğu belirlendi. Bir gen şiddet suçuna karışmayı tetikleyen monoamine oxidase A (MAOA) proteininden ve cadherin ailesinden CDH13 üretilmesinden sorumluydu. Monoamine; oxidase bağımlılığı ve beynin zevk, ödül merkezini kontrol etmede önemli bir rol oynayan dopamin üretimine katkıda bulunurken, cadherin ailesinden CDH13 yapışkan bir hücre yüzeyi proteini olarak kötü davranışlarla ve ADHD ile bağlantılıydı. Araştırmaya göre Finlandiya’da bu iki gen kombinasyonuna sahip insanların %5 ila 10’u aşırı şiddet suçlarına karışmaktaydı. Fakat bu rakamın yanı sıra, bu gen kombinasyonuna sahip olmasına karşın ciddi bir şiddet suçuna karışmayan yaklaşık %90’lık bir kısım da mevcut. Amerika’da ve İtalya’da da örneklerine sıkça rastlanılacağı gibi birçok avukat savunmalarını, faillerin bu gen kombinasyonlarına sahip olduklarını gösteren delillerle güçlendiriyor. Fakat araştırmayı yapan ekibin de vurguladığı üzere bu iki gen suçun önceden tespit edilmesi noktasında henüz bir etken değil ve bu gene sahip insanları mahkûm etmek için bu genler bir kanıt niteliği taşımıyor.
Sorularınız konusunda bize güvendiğiniz için teşekkür ederiz. Hızlı ve doğru yanıtlar bulmanıza yardımcı olmak için buradayız. Ziyaretiniz bizim için çok önemli. Herhangi bir sorunuz olduğunda güvenilir yanıtlar almak için geri dönmekten çekinmeyin. Kalademi.me'yi kullandığınız için teşekkür ederiz. Uzmanlarımızdan daha fazla bilgi için geri dönün.