Kalademi.me, tüm sorularınıza güvenilir ve hızlı yanıtlar alabileceğiniz en iyi yer. Soru-cevap platformumuza katılarak sorularınıza kesin yanıtlar sunmaya hazır profesyonellerle bağlantı kurun. Sorularınıza hemen güvenilir yanıtlar bulmak için deneyimli uzman topluluğumuzdan faydalanın.

La fontine masallari özetini bulamadimda link atabilirmisiniz lütfen. (en iyi seçip 5 yıldız vericem) deftere yazıcamda acil lazim​

Sagot :

1.si

Masallar Özet

Masallar sadece ahlak dersi değil, birçok bilgi de verir bize. Hayvanların özelliklerini, değişik karakterlerini öğretirler. Böylece kendimizi de tanıtmış olurlar bize.

Ağustos Böceği İle Karınca: Hemen hemen her insanın okuduğu bildiği bir masaldır. Çalışkanlığın önemini vurgular.

Karga İle Tilki: Tilki karganın ağzındaki peyniri kapmak için ona türlü iltifatlar eder. Bunlara inanan karga peynirini tilkiye kaptırır.

Öküz Olmak İsteyen Kurbağa: Öküz kadar şişman ve heybetli olmak isteyen kurbağa kendini şişirdikçe şişirir ve sonunda çatlar.

İki Katır: Katırlardan birinde yulaf diğerinde para yüklüymüş. Gümrükten geçerken yulaf yüklü katırdan vergi almışlar. Para yüklü katır kendini beğenmişlik yapmış. Sonra eşkıyalarla karşılaşmışlar. Yulaf yüklü katıra hiçbir şey yapmaz iken para yüklü katırı epeyce hırpalanmışlar. Hiçbir zaman üstünlük göstermemek gerektiğine dair güzel ders veren bir masaldır.

Kurtla Köpek: Açlıktan ölmek üzere olan kurt, besili bir köpek ahbap olur. Köpek derki gel bizimle yaşa hiç aç kalmazsın. Her türlü yemek artıkları senin olur. Kurt bu fikre sıcak bakmış ancak köpeğin boynundaki tasmayı görünce özgürlüğün önemini daha iyi anlamış.

Hırsızlar ve Eşek: Bu masalımızda iki hırsız bir eşek çalar. Eşek konusunda anlaşmazlığa düşerler. Biri satalım parayı bölüşelim, diğeri satmayalım derken büyük bir kavgaya tutuşurlar. Bu kavga sırasında başka bir hırsız eşeği çalar.

Yaşlı Adam ve İki Metresi: Bu masalımız ismi çocuklar için uygun olmayan kelimeler ifade eder. Metres yerine farklı bir kelime kullanılabilirdi. Ve bu masalımızda yaşlı bir adam evlenmeye karar verir. İki talibi vardır. Kadınlardan biri genç diğeri ise yaşlı imiş. Adam hangisiyle evleneceğine karar verebilmek için her ikisiyle de görüşüyormuş. Yaşlı kadın, adamı kendi yaşına benzetmek için her görüşmede kafasından bir siyah tel saç kopartıyormuş. Aynı şekilde genç kadında adamı kendi yaşına benzetmek için her görüşmede bir beyaz tel saç kopartıyormuş. Sonunda adam kel kalınca evlenmekten vazgeçmiş.

Leylek ile Tilki: Bu masalımızda yine bilindik bir masaldır. İlk okuldaki Türkçe kitaplarımızda hep bu kısa öyküler vardı. Bu sebeple bu kitaptakiler bize hiç yabancı gelmeyecek.

Tilki ile leylek masalına gelirsek, tilki nezaket olsun diye leyleği yemeğe davet eder ancak yemekleri düz kaselere koyar. Hal böyle olunca leylek yiyemez ve tilki onunla dalga geçer. Ertesi gün bu kez intikam almak isteyen leylek tilkiyi evine davet eder. Yemekleri dar ve uzun vazolara koyar. Tilki kapıdan içeri girer girmez yemek kokusuyla adeta büyülenir. Aceleyle masaya geçer ama yemeklerden yiyemez. Leylek hem karnını doyurmuş hem de intikamını almıştır. El alemi aldatanlar, bu masal size: Bir gün sizi de sokarlar, Kurduğunuz kafese.

Horozla İnci: Bu masalımızda bir öğüt veriliyor. Horoz bulduğu inciyi kuyumcuya götürüp bir mısır tanesine, okuma yazma bilmeyen adamsa çok değerli bir kitabı 1 kuruşa takas ediyor.

Genç Fare ile Yaşlı Kedi: Genç fare yaşlı kediyi atlatırım der ama başarılı olamaz. Rakibi küçük görmemek lazım.

Hasta Geyik: Hasta geyiğe gelen ziyaretçileri hasta geyiğin yiyeceklerini bitirmiş. Çayırdaki otlarını yemiş. Hasta geyik hastalıktan değil ama açlıktan ölmüş.

Anasına Bak Kızını Al: Anne kerevit kızına eğri yürüme doğru yürü dermiş. Kız kerevit annesine, ben senin kızınım senden farklı yürüyemem demiş.

Meşe ile Saz: Meşe ağacı bir gün saza, size haksızlık yapıldığını söylemiş. Bak ben güçlüyüm senelerce yaşarım sende bir mevsimliksin demiş. Sonra yağmış yağmur çakmış şimşek meşenin dalları kırılıp düşerken, saz sapasağlam kalmış. Bu hikayenin de ana fikri Kimseni küçüklüğüyle alay edip kendimizin büyüklüğüyle böbürlenmemek gerekir.

Dişi Köpek ve Arkadaşı: Sokakta kalan hamile bir köpek arkadaşından yalvar yakar yuvasını istemiş. Doğurana kadar müsaade et gözünü seveyim demiş. Arkadaşı da çaresiz kabul etmiş. Doğumdan sonra arkadaşı yuvasını geri istemiş. Dişi köpek arkadaşına yine yalvarmış. Etme eyleme yavrularım minik sokağa atma bizi demiş. Arkadaşı kıramamış kabul etmiş. Tekrar yuvasını istemeye gittiğinde bayan köpek artık bu yuva benim yavrularım kocaman oldu seni parçalarlar demiş.

Kurt ile Eşek: Kurt ile eşek tartışıyorlarmış. Kurt çimen yeşildir demiş. Eşek ise çimen sarıdır diyerek iddiaya tutuşmuşlar. Anlaşamayınca konuyu orman kralı aslana anlatmışlar. Aslan, Kurt’a bir ay hapis cezası, Eşek'e de özgürlük kararı vermiş. Kurt şaşkınlıkla aslana yaklaşmış ve sormuş. Hakikaten sen çimeni sarı mı görüyorsun?

Aslan ise hayır çimen yeşildir ama sen eşekle tartıştığın için ceza verdim.

Eşeklerle tartışmanın faydası olmaz. Sarıdır deyip geçin. Siz siz olun laftan anlamayanlara laf anlatmayın.

Çocukluğumuzda hepimiz masallarla haşır neşir olmuşuzdur. La Fontaine’in Masallar kitabında hayata dair çeşitli dersler çıkartmamızı sağlayan kısa masallar bulunuyor. Ancak bu dersleri yaşamımıza uygulamadığımız için insanlık kötüye gitmektedir. Masalları sadece çocukken değil büyüyünce de okumalı ve içindeki dersleri yaşamımıza monte etmeliyiz. Bu kitap sade, eğlenceli ve hayata dair insana ve insanlığa çok şeyler katıyor.

2.si

Kitabın Özeti:

Bir dala konmuştu karga cenapları;

Ağzında bir parça peynir vardı.

Sayın tilki kokuyu almış olmalı,

Ona nağme yapmaya başladı:

“Ooo! Karga cenapları,merhaba!

Ne kadar güzelsiniz,ne kadar şirinsiniz!

Gözüm kör olsun yalanım varsa.

Tüyleriniz gibiyse sesiniz,

Sultanı sayılırsınız bütün bu ormanın.”

Keyfinden aklı başından gitti bay karganın.

Göstermek için güzel sesini

Açınca ağzını,düşürdü nevalesini.

Tilki kapıp onu dedi ki: “Efendiciğim,

Size güzel bir ders vereceğim:

Her dalkavuk bir alığın sırtından geçinir,

Bu derse de fazla olmasa gerek bir peynir.”

Karga şaşkın,mahcup,biraz da geç ama,

Yemin etti gayrı faka basmayacağına.

Kitabın Anafikri: Her insana aldanmamak, iyilik yapıyor görünen herkeze inanmamak.

Kitabın Kahramanları:

Karga ve Tilki

Kitabın Özeti:

Bir köpek ormanda gezerken kurtla karşılaşmış. Hasta ve çok zayıflamış olan kurt, ayakta zor durabiliyormuş. Köpek kurdun bu haline çok üzülmüş. “Ne kadar kötü görünüyorsun böyle kurt kardeş?” demiş. “Herkes bizi düşman bilse de, biz uzaktan akrabayız. Doğrusu sana yardım etmek isterim.”

“Hiç sorma.” demiş kurt. “Ağır bir hastalığa yakalandığım için uzun süre avlanamadım. Şimdi iyileştim ama bir av yakalayacak kadar gücüm kalmadı artık. Ben de böyle aç susuz dolaşıyorum artık.”

“Sen hiç üzülme.” demiş köpek. “Ben sana yardım edeceğim. Bu akşam sahibimin düğünü var. Akşam olunca köyün dışındaki çalılıklara gel. Ben sana düğün yemeklerinin artıklarını taşırım.”

Birkaç gün boyunca köpek tarafından beslenen kurt, sonunda kendini toparlayıp eski kuvvetine kavuşmuş. Teşekkür edip vedalaştıktan sonra da ormana gitmiş.

Aradan yıllar geçmiş. Köpek iyice yaşlanınca sahibi onu dışarı atmış. Ormanda aylak aylak gezen köpek, eski dostu kurtla karşılaşmış. “Hayrola?” demiş kurt. “Çok perişan görünüyorsun.”

Köpek içini çekip; “Yaşlandım artık!” demiş. “Sahibimin işine yaramadığım için beni kovdu.”

Kurt; “biz eski dost değil miyiz?” demiş. “Şimdi yardım etme sırası bende. Hatırlasana, benim hayatımı nasıl kurtarmıştın? Hemen bir plan yapmalıyız. Tamam buldum! Senin sahibinin küçük bir çocuğu vardı değil mi? Şimdi ben gidip onu kaçıracağım, sen de geri götüreceksin. . Böylece sahibin seni el üstünde tutacak.”

Bu sözleri söyleyen kurt, kaşla göz arasında gidip, çocuğu ormana getirmiş. Köydeki herkes silahlanıp ormana koşmuş ancak daha ormana girmeden, yaşlı ve işe yaramaz diye evden kovdukları köpeğin çocuğu geri getirdiğini görmüşler.

Bu olaydan sonra yaşlı köpeğin itibarı öyle artmış ki, insanlar onun kahramanlığını yüzlerce yıl çocuklarına anlatmışlar.

Kitabın Anafikri: MuhtaÇ durumdakilere muhakkak yardım etmeliyiz , zamanı geldiğinde bizde muhtaç duruma düşersek bizimde sevenlerimiz olsun ve yardım edilsin..

Kitabın Kahramanları:

Köpek ve Kurt

Kitabın Yorumu: Sade kolay anlaşılır ders niteliğinde..

Tilki ile Leylek- la fonten masalları

Kitabın Adı:Tilki ile Leylek- la fonten masalları

Kitabın Yazarı: La Fontaine

Kitabın Yazılma Yılı:1668

Kitabın Yayınevi: –

Kitabın Basım Yılı: –

Sayfa Sayısı:—

Kitabın Konusu: kimseyi aldatmamalıyız yoksa bizde aldatılabiliriz..

Kitabın Özeti:

Tilkinin iyiliği tutmuş bir gün !

Leyleği yemeğe buyur etmiş

- Ama, demiş tilki, bizde misafir

Umduğunu değil bulduğunu yer.

Meğer tilkinin cimrisi hepsinden betermiş

Bir çorba çıkarmış topu topu

O da sulu mu sulu

Hem nerden getirse beğenirsiniz? Tabakta.

Leylek gagasıyla uğraşadursun

Tilki bitirmiş hepsini bir solukta.

Leylek kızmış, ama çekmiş sineye.

Bir zaman sonra

O da tilkiyi buyur etmiş yemeğe.

- Hay hay, demiş tilki, nasıl gelmem?

Ben dostlara naz etmesini sevmem.

Tam saatinde gelmiş.

Leyleğe türlü diller dökmüş.

Şu güzel bu güzel,

Hele yemeğin kokusu

Gel iştahım gel!

Gerçi tilkilerin iştahı

Pek nazlı değilmiş ama

Et kokusu başka şeymiş.

- Kuşbaşı galiba, demiş

Bayılırmış etin böylesine

Hele kıvamında pişmişine.

Derken yemek sofraya gelmiş,

Gelmiş ama nasıl?

Kokusunu al, eti arada bul!

Dar boğazlı upuzun bir çömlek içinde

Tam leyleğin gagasına göre

Tilki burnunu burgu etse nafile.

Kısmış kuyruğunu evine dönmüş.

Aç kaldığına mı yansın

Bir kuşa rezil olduğuna mı?

El alemi aldatanlar

Bu masal size:

Bir gün sizi de sokarlar

Kurduğunuz kafese...

Bu kitabı okumadığım için çok güzel özetler bulamadım.Ama işine yarar belki.

en iyi seçersen çok sevinirim

İyi Dersler