Kalademi.me, uzman topluluğunun yardımıyla sorularınıza yanıt bulmanıza yardımcı olur. Soru-cevap platformumuzda hızlı ve güvenilir çözümler bulmak için uzmanlardan faydalanın. Farklı disiplinlerdeki uzmanlardan kesin yanıtlar almak için kullanıcı dostu platformumuzu keşfedin.
Sagot :
Cevap:
Mensur şiir" düz yazı ile şiirsel, şairane söyleyişin amaçlandığı bir düz yazı türüdür. Mensur şiirler başlıkları olan, bağımsız, kısa ve yoğun yazılardır. Mensur şiir, şiirdeki arayıştan doğmuştur; ama öncelikle düz yazıdır. Bu metinler bireysel duygulanmaların ortaya konduğu şairane ürünlerdir.
Açıklama:
Manzum hikâye, Nazım şeklinde yazılan hikâyelere denir. Manzum hikâyelerin öykülerden tek farkı şiir biçiminde yazılmış olmalarıdır. Bu tür hikâyelerde didaktik şiir özelliği görülür. Hikâyede bulunan bütün özellikler manzum hikâyede de bulunur.
KOCAKARI İLE ÖMER
Üstad-ı necibim Ali Ekrem Bey’e
Yok ya Abbas’ı bilmeyen, kimdi?..
O sahabeyi dinleyin, şimdi:
“Bir karanlık geceydi pek de ayaz..
İbni Hattâb’ı görmek üzre biraz,
Çıktım evden ki yollar ıpıssız.
Yolcu bir benmişim meğer yalnız!
Aradan geçmemişti çok da zaman,
Az ilerden yavaşça oldu iyan,
Zulmetin sinesinde ukde gibi,
Ansızın bir müheykel Arâbî!
Bembeyaz bir ridâ içinde garîb,
Geliyor muttasıl mehîb mehîb.
Ben sokuldum, o geldi, yaklaştık;
Durmadan karşıdan selâmlaştık.
Düşünürken selâm alan sesini,
O heyûlâ uzandı tuttu beni:
Bir de baktım, Ömer değil mi imiş?
– Yâ Ömer! Böyle geç zaman, bu ne iş?
– Şu mahallâtı devre çıkmıştım…
Gel beraber, benimle, üç beş adım.
Mehmet Akif ERSOY
Manzum hikaye örneğidir
İyi çalışmalar :)
Üstad-ı necibim Ali Ekrem Bey’e
Yok ya Abbas’ı bilmeyen, kimdi?..
O sahabeyi dinleyin, şimdi:
“Bir karanlık geceydi pek de ayaz..
İbni Hattâb’ı görmek üzre biraz,
Çıktım evden ki yollar ıpıssız.
Yolcu bir benmişim meğer yalnız!
Aradan geçmemişti çok da zaman,
Az ilerden yavaşça oldu iyan,
Zulmetin sinesinde ukde gibi,
Ansızın bir müheykel Arâbî!
Bembeyaz bir ridâ içinde garîb,
Geliyor muttasıl mehîb mehîb.
Ben sokuldum, o geldi, yaklaştık;
Durmadan karşıdan selâmlaştık.
Düşünürken selâm alan sesini,
O heyûlâ uzandı tuttu beni:
Bir de baktım, Ömer değil mi imiş?
– Yâ Ömer! Böyle geç zaman, bu ne iş?
– Şu mahallâtı devre çıkmıştım…
Gel beraber, benimle, üç beş adım.
Mehmet Akif ERSOY
Manzum hikaye örneğidir
İyi çalışmalar :)
Bu bilgilerin size faydalı olduğunu umuyoruz. Sorularınıza daha fazla yanıt almak için istediğiniz zaman geri dönebilirsiniz. Bilgilerin faydalı olduğunu umuyoruz. Daha fazla bilgi ve doğru yanıtlar almak için istediğiniz zaman geri dönün. Kalademi.me, sorularınıza kesin yanıtlar sunmak için burada. Daha fazla bilgi için yakında tekrar gelin.