Kalademi.me, tüm sorularınıza güvenilir ve hızlı yanıtlar alabileceğiniz en iyi yer. Soru-cevap platformumuza katılarak farklı disiplinlerdeki uzmanlardan tüm sorularınıza net yanıtlar alın. Geniş bir uzman topluluğu sayesinde sorularınıza güvenilir yanıtlar bulmanın rahatlığını yaşayın.

oğuz kağan dönemi hangi millete aittir



Sagot :

Oğuz Kağan Destanı, Hun Türklerinin destanıdır Fakat bu destanın bugün elimizde bulunan parçası, İslâmiyet'ten sonra, 13 yüzyılda, Uygur Türkçe'siyle yazıya geçirilmiştir Aslında destan çok uzundu Bugün "Dede Korkut Hikâyeleri" diye bildiğimiz yazılar, o destanın İslâmi geleneğe adapte edilmiş bölümlerinden başka bir şey değildir Aşağıda bugünkü Türkçe ile sunacağımız ve apayrı bir bölüm olarak yazıya geçmiş parça, İslâmiyet'ten sonra yazılmış olmasına rağmen, orijinalliğini oldukça korumuştur Oğuz Destanı'nın bu ayrı bölümünün bugün tek bir yazma nüshası vardır, o da Paris'teki "Bibliothegue Naionale"dedir Bu kütüphanenin "Türkçe Eserler" seksiyonunda 1001 numara ile kayıtlı bulunuyor

Bu yazma günümüz Türkçesine Reşid Rahmeti Arat tarafından çevrildi ve 1936'da yayınlandı Daha sonra 1970 yılında Millî Eğitim Bakanlığı'nın "1000 Temel Eser" dizisinde, Muharrem Ergin'in açıklayıcı önsözü ile, Uygurca metin de eklenerek tekrar yayınlandı

Destanın kahramanı Oğuz Kağan'ın, Asya Hunlarının en büyük, en ünlü kağanı olan Mete(Motun) olduğunda birçok tarihçi birleşiyor Belki bu destan Mete'den evvel de vardı Mete'nin ünü, kahramanlıkları ve hayatının Oğuz Kağan'ın hayatına benzemesi, Oğuz Kağan'ın aslında Mete olacağını düşündürmüştür

Türkler, İslâmiyet'ten önce de, sonra da Oğuz Kağan'ı ata saymışlardır Tarih, Hunlar'dan Osmanlılara kadar bütün Türklerin, Horasan, Azerbaycan, Irak, Anadolu, Balkanlar, Kırım, Ukrayna, Kuzey Afrika'da devlet kurmuş Türk topluluklarının hep aynı Hun-Oğuz birliğinin torunları olduğunu gösteriyor

Oğuz Kağan'ın annesi Ay Kağan idi Destan, Ay Kağan'ın Oğuz'u doğurduğu günden başlıyor ve Oğuz Kağan'ın yaşlanıp büyük Türk ilini oğullarına paylaştırması ile sona eriyor Fakat tekrar edelim: Bu destanın sadece bir bölümüdür Başından, ortasından ve sonundan eksiklikler çoktur Umarız bir gün tam metin bulunur 




Oğuz Kağan Destanı, Hun Türklerinin destanıdır Fakat bu destanın bugün elimizde bulunan parçası, İslâmiyet'ten sonra, 13 yüzyılda, Uygur Türkçe'siyle yazıya geçirilmiştir Aslında destan çok uzundu Bugün "Dede Korkut Hikâyeleri" diye bildiğimiz yazılar, o destanın İslâmi geleneğe adapte edilmiş bölümlerinden başka bir şey değildir Aşağıda bugünkü Türkçe ile sunacağımız ve apayrı bir bölüm olarak yazıya geçmiş parça, İslâmiyet'ten sonra yazılmış olmasına rağmen, orijinalliğini oldukça korumuştur Oğuz Destanı'nın bu ayrı bölümünün bugün tek bir yazma nüshası vardır, o da Paris'teki "Bibliothegue Naionale"dedir Bu kütüphanenin "Türkçe Eserler" seksiyonunda 1001 numara ile kayıtlı bulunuyor