Kalademi.me, aktif bir topluluğun yardımıyla sorularınıza yanıt bulmayı kolaylaştırır. Deneyimli uzmanların yardımıyla sorularınıza hızlı ve güvenilir cevaplar bulun ve kullanıcı dostu platformumuzda rahatça gezin. Sorularınıza hızlı ve güvenilir çözümler bulmak için deneyimli uzman topluluğumuzdan faydalanın.

Aşağıdaki hâtırayı okuyarak Hz. Yusuf’un ve Sevgili Peygamberimiz’in davranışları üzerinden yaşadığınız bazı olayları yorumlayınız.

Sevgili Peygamberimiz’in İslam’a davetinin en zor günleri idi Mekke günleri... Başta Peygamberimiz olmak üzere iman eden insanlara yapılan işkenceler, Müslümanlar için uygulanan ekonomik ambargo, doğup büyüdükleri şehirden ayrılış, Bedir, Uhud ve Hendek savaşları... Sırf inancı uğruna şehit edilen nice inananlar... Bütün bu olanlardan sonra Allah Teâlâ Müslümanlara zafer nasip etmiş, Mekke fethedilmişti. Müslümanlar birkaç küçük olay dışında kan dökmeden Mekke’ye girmişlerdi.
Yılların hüznü neşe ve sevince dönüşmüştü. Kâbe’nin etrafında toplanan Mekke müşrikleri heyecan içerisinde kendileri için verilecek son kararı bekliyorlardı. Onlara, iki cihan güneşi Sevgili Peygamberimiz:
"Ey Kureyş topluluğu! Şimdi benim sizin hakkınızda nasıl bir karar vermemi bekliyorsunuz." diye sordular. Mekkeliler:
"Biz senin hayır ve iyilik yapacağını umarız. Sen kerem ve iyilik sahibi bir kardeşsin. Kerem ve iyilik sahibi bir kardeşin oğlusun!..." dediler. Bunun üzerine Sevgili Peygamberimiz:
Ben de Hz. Yusuf’un size dediği gibi;
"...Bugün sizi, ayıplamak ve azarlamak yoktur. Allah sizi affetsin! O, merhametlilerin en merhametlisidir." diyorum. Haydi gidiniz, hepiniz artık serbestsiniz." buyurdu.